Mantık en aptalca nasıl kullanılır?

Her şey düşüncede başlar ya da düşüncede kendine bir yer bulmak ister. Bir büyük düşünür şöyle diyor ‘’sen hayatta bazı şeylere kayıtsız kalsan da o şeyler sana la kayıt kalmaz muhakkak kendini düşündürür ve bir cevap ister.’’ Düşünürüz çünkü düşüncenin varlığı düşünmenin gerekçesidir. Yalnız bu soruların merkez noktasının ne olduğu, hangi amacı taşıdığı ve neden sorulduğu önemlidir. Amaç tatmin edici cevap almak ve anlamak değilse aşağıdaki gibi saçma sapan sorular çıkar meydana. 

Soru: Allah var mı?

1-  Bu soruyu soran aptala Hz. Ali, yoksa sana da bir şey yok bana da ama ya varsa…

2-  Sen varlık sorusuna cevap ver, bak bakalım cevap ne çıkıyor.

Soru: Her şeyi Allah yarattı ise Allah’ı kim yarattı?

1- Geri zekâlı biz yaratılmamış olana Allah diyoruz eğer onu biri yaratmış olsa ona Allah demezdik onu yaratana Allah derdik.

2- Sen bizim Allah dediğimiz ilahi tanımış olsan bu soruya ihtiyaç duymazdın yok eğer tanımıyorsan ki öyle, o zaman Allah’ı tanımaya çalışmadan bu soruyu sormandaki amaç ne?

3- Sen yaratma ve yaratılmayı kabul ettin mi ki bu soruyu sordun. Eğer yaratılmayı kabul ettiysen sende diyorsun ki Allah var. Yani istemeden ve bilmeden kendin itiraf ediyorsun.

Soru: Allah kaldıramayacağı bir taş yaratabilir mi?

Yani diyorsun ki Allah hem bahsettiğin taşı yaratacak güçte olsun hem de onu kaldıracak aynı güç onda olmasın öyle mi? O güç O’nda olsun mu olmasın mı? Yani sen diyorsun ki ben Allah’ın istediği gibi bir kul olmuyorum bana istediğim gibi bir tanrı bulun. Elimizde öyle tanrı yok ama istersen sipariş verelim ustalara senin için yapsınlar bir tane dikersin sağa sola. 

Soru: Allah neye benziyor?

Sana benzemiyor geri zekâlı. Hem ne yapacaksın imzalı fotoğraf mı isteyeceksin? Birşeye benzese ilah olabilir mi? Benzersiz olmalı ki ilah olarak kabul edeyim!

Soru: Allah nerde?

Allah yaratılmadığı için yaratılan mefhumlar onun dengi olamaz. Bu nedenle nerede sorusu senin tanrın için sorulacak sorudur. Bizim Rabbimiz zamandan ve mekândan münezzeh, seninkiler gibi meydanları süslemiyor.

Soruların hepsini buraya taşımaya niyetim yok çünkü lüzum yok. Sizde görüyorsunuz ki bu gibi sorular mantıksal bir hatadan kaynaklanır. Daha doğrusu Allah’ı inkâr etmeye çalışmaları onları mantıksızca davranmaya sevk eder. Hâlbuki akıl ve mantık neden sadece insanda var? Nasıl oluyor da belli bir zamandan sonra insan bunlara kavuşuyor? İspatlanamamış bir sürü saçma sapan teoriden başka bir şey söyleyemiyorlar. Peki, akıl veya mantık beynin neresinde? Görüntü beynin neresinde oluşuyor? Daha da önemlisi nasıl oluştular? Bu soruya da onların her zamanki pozitivist ağızları herhalde şu cevabı veriyordur: Gaz ve toz bulutlarının çarpışması ile…

Bu ne gazı öbürü neyin tozuysa artık onu da bilmiyorum. Gerçi onlarda bilmiyor gaz var toz var ne olduğu belli değil kafaları gibi karmakarışık bir durum. Ezcümle diyorum ki;

Aklı da mantığı da Allah yaratmıştır. Allah’ı inkâr etmek aklı ve mantığı çıkarıp atmaktır. Aklın ve mantığın varsa bil ki onları var eden var. Ve bu sen değilsin.

İDDİA EDİYORUZ ALLAH VAR. 

İnanıyorsan gel haldaş olalım, inanmıyorsan da gel ısbat edelim.

Yücel Coşkun